İlgili Sonuçlar

• olur
  مُمْكِن . مُحْتَمل . حَسَن . حَسَن جِداً .
  daha fazlası ...
• ahenk (n.)
  إيقاع
  daha fazlası ...
• vurma (n.)
  الإيقاع
  daha fazlası ...
• ezgi (n.)
  إيقاع
  daha fazlası ...
• ritim (n.)
  إيقاع
  daha fazlası ...
• atmak {yere vurmak}
  إيقاع
  daha fazlası ...
• çarpma (n.)
  الإيقاع
  daha fazlası ...
• tempo
  إيقاع {ج إيقاعات}
  daha fazlası ...
• melodi (n.)
  إيقاع
  daha fazlası ...
• kıstırmak
  إيقاع في شَرَك
  daha fazlası ...
• ritim
  الإيقاع الموسيقى
  daha fazlası ...
• metronom (n.)
  بندول إيقاع
  daha fazlası ...
• günah işlemek
  إيقاع في ذَنْبٍ
  daha fazlası ...
• ağına düşürmek
  إيقاع فَُلاَنَّا في شَبَكة
  daha fazlası ...
• iyi (adj.)
  حسن
  daha fazlası ...
• bezemek (v.)
  حسن
  daha fazlası ...
• bahtı açık
  حُسْن الْحَظّ
  daha fazlası ...
• kısmetli (adj.)
  حسن الحظ
  daha fazlası ...
• uslu (adj.)
  حسن
  daha fazlası ...
• talihli (adj.)
  حسن الحظ
  daha fazlası ...
• hattatlık
  حُسْنُ الْخَطّ
  daha fazlası ...
• iyilik (n.)
  حسن
  daha fazlası ...
• çekicilik (n.)
  حسن
  daha fazlası ...
• nazarlık (n.)
  حسن
  daha fazlası ...
• güzellik (n.)
  حسن
  daha fazlası ...
• güzel (adj.)
  حسن
  daha fazlası ...
• sarışın (adj.)
  حسن
  daha fazlası ...
• şanslı
  حَسْنُ الحَظ
  daha fazlası ...
• marul
  الُحسْن
  daha fazlası ...
• ün (n.)
  حسن
  daha fazlası ...

örneklerde

• Peki, diyelim ki tuzağa düşürüldük.
  حسن , لنفترض انه تم الايقاع بنا