örneklerde
  • Aslında,gündelikçisini görmelisin.
    بالواقع، عليكما رؤية الخادمة
  • - O bir gündelikçi.
    هي ....
  • Çok güvenilir bir gündelikçi kadınımız var.
    ولدينا هنا أكثر النساء عهراً
  • Pırlanta gibi cerrah oğlum... ...bir gündelikçiyle evlenecek.
    ابني الجراح العبقري سوف يتزوّج عاطلة عن العمل
  • Bana lanet Meksikalı gündelikçinin federal ajan olmadığını söyle.
    أتريد إخباري أن هذا العامل المكسيكي عميل فدرالي لعين؟
  • Meksikalı bir gündelikçinin bir federal... ...olduğunu mu söylüyorsun?
    تتبع الأداره الفدراليه العينه ؟
  • Bilmiyorum. Spenser'ın çimlerini biçmesi için tuttuğu bir gündelikçi sadece.
    لا أعلم. لكن أحياناً (سبنسير) يقوم بتأجير شخص كي يقوم بترتيب حديقته
  • Meksikalı bir gündelikçinin bir federal... ...olduğunu mu söylüyorsun?
    تَعْني الذي عامل نهاري مكسيكي هَلْ فيديرال ملعون؟
  • Ben Kent, gündelikçi işçi cumartesi günü burada kaldım.
    انا كينت,أعمل بالحد الادنى من الاجر و عالق هنا يوم السبت
  • Dikkat dikkat, gündelikçi solucanlar. Öğleden sonraki duyuruları yapmanın vakti geldi.
    !إنتباه أيتها الديدان المطالبة بالأجور ..حان وقت إعلان المساء