Examples
  • - Beni kapı dışarı etmek istiyorlar.
    يريدوني أن يطردونني - لا، ليس مرة أخرى -
  • Geç vakitte beni kapı dışarı etmek istemezsin.
    كأنى لا أشعر بك كما فعلت معى من قبل
  • Dan'i kapı dışarı etmek zorunda değildin.
    هل لـي أن أبـدو جميلـة علـى الأقـل بينمـا أفعـل هذا ؟
  • -Foreman ikisini de gördü mü? -Onu kapı dışarı etmek istedi.
    و رآهما (فورمان)؟ - أرادها فقط أن ترحل -
  • Kapı dışarı etmek zorunda kalmıştık. Şu, bizim dansçı kızlardan birini taciz etti.
    لقد اخرجناهم فى الخارج. هذا الشخص كان يضايق احدي الراقصات, كان احمق
  • Kapı dışarı etmek zorunda kalmıştık. Şu, bizim dansçı kızlardan birini taciz etti.
    كان علينا أن نطردهم. هذا الشخص كان يتحرش بالراقصات.. إنه وغد فعلاً
  • Yeni lideriniz olarak, okulumuzdaki sersemleri, başarısızları ve... ...imkanları kıt olanları ayıklayıp... ...kapı dışarı etmek için elimden geleni yapacağıma söz veriyorum.
    و كقائدتكم الجديده أعدكم بعمل أفضل ما في وسعي لإبعاد الفاشلون و البؤساء و بطرد مؤخراتهم السمينه من المدرسه
  • Pekâlâ Burke, Pratt'in çıkması için büroya dilekçe verdim ama o zamana dek... ...hayır kuruluşu için bir ofis kiralayan özel bir vatandaştan başkası değil... ...ve onu kapı dışarı etmek pek kolay değil.
    حسنٌ يا (بيرك) لقد تقدمت بطلب للمكتب ،لإخلاء (برآت) من المبنى ،ولكن حتى ذلك الحين فهو مواطن عادي يستأجر ،مكتب لمؤسسته الخيرية