نتائج ذات صلة

• takla (n.)
  قفزة
  ... المزيد
• atlama (n.)
  قفزة
  ... المزيد
• şerbetçiotu (n.)
  قفزة
  ... المزيد
• sıçrayış (n.)
  قفزة
  ... المزيد
• perende (n.)
  قفزة
  ... المزيد
• atlamak
  قَفزْة
  ... المزيد

أمثلة

• Kocaman bir atılım değil o.
  انها ليست قفزة عملاقة
• Bir insan için küçük... ...fakat insanlık için büyük bir adım.
  تلك أول خطوة لرجل قفزة عملاقة للبشرية
• Bu,benim için küçük, insanlık için büyük bir adım.
  خطوة واحدة صغيرة لرجل قفزة عملاقة للبشرية
• N.O.R.A.D. kendisi için kocaman bir sıçrama elde etti.
  مركز القيادة الفضائية أخذ قفزةً عملاقه نحو الأمام
• Bir insan için küçük bir adım... ...ama insanlık için büyük bir atılım.
  إنها خطوه قصيره لشخص لكنها قفزه عملاقه للإنسانيه
• Sadece küçük kuruluşumuzun kocaman bir atılım yapmak üzere olduğunu söyleyelim.
  دعنا نقول فقط مجموعتنا الصغيره على وشك اتخاذ قفزة عملاقة إلى الأمام
• Bu benim için küçük... ...insanlık için büyük bir adımdır.
  هذه خطوة صغيرة لرجل قفزة واحدة عملاقة للبشرية
• Ardına ardına hücumlarla yarıp geçtik... ...devrilmiş dikenli telleri aşıp... ...iki cephe arasındaki bölgeden düşmanın ilk siper hattına girdik.
  فرقة بعد الأخرة تخترق في قفزة عملاقة خلال تشابكات السلك المحطّم عبر الأرض المحايدة إلى خندق العدو الأول